Siyaset mi, Mızıkçılık mı? – Bülent Çakır

Hemen her mahallede vardı o çocuklar…

 

Kıralan’da,Emircik’de, Tokça’da, Bayat’da, Beydilli’de, Homa’da,Bulkaz’da, en uzak dağ köylerinde bile, her mahallede.

Mızıkçı.

 

Sevimsizdirler, ukaladırlar. Onlara sadece anne ve babaları tahammül edebilir. Ne dedesi sever ne ninesi; ne öğretmeni ne de arkadaşı…

Sevilmezler.

 

Oyun dersin, kendi kuralı olsun ister; “bu oyun böyle değil” dersin, hemen mızar. Oturalım dersin oturmaz, oynayalım dersin oynamaz. Ya topu alıp eve kaçar ya da kaybettiğinde iftira atar, ağlayıp oyunu dağıtmaya gayret eder.

 

O çocuklar büyüdü siyasetçi oldu…

 

Siyaset böyle değil diyorsun, mızıyor.

Oturalım diyorsun, oturmuyor.

Ya kaçıyor, ya iftira atıyor…

 

****

 

Bugün Çivril’in önünde devasa bir sorunlar yumağı duruyor. Biz mızıkçı çocukların nazıyla uğraşırken, ilçenin gerçek sorunları yüzümüze çarpıyor.

 

Organize Sanayi Bölgesi’nden modern Belediye Hizmet Binası’na, yeni bir Adliye Binası’ndan Meyve-Sebze Hali’ne kadar yapısal eksiklerimiz ortada.

 

Basınçlı kapalı devre sulama sistemi ve Sulama Birliği’ndeki sorunlar üreticinin belini büküyor. Elma üretiminde marka olamamışsak, katma değer sağlayacak işleme tesislerimiz hâlâ yoksa bu siyaset yapıyorum diyenlerin ayıbıdır.

 

Doğalgaz ilçe merkezinde olsa da büyük mahallelerimiz bu hizmetten hâlâ mahrum. Devlet Hastanemiz bölgeye hizmet veriyor ama branş doktoru ve teknik donanım eksikliği yüzünden vatandaşımız 100 kilometre yol gidip Denizli merkezine mahkûm ediliyor.

 

Işıklı Gölü (Nilüfer Tarlaları), Tokalı Kanyonu ve Beycesultan Höyüğü gibi dünya çapında değerlerimiz tanıtılamıyor. Sonuç? Genç nüfus göç ediyor, Çivril kan kaybediyor.

 

İşte tüm bu sorunların ortasında “mızıkçı çocuk” gibi davranan siyasetçilerimiz var.  Halbuki siyasette küçük hesaplar yapan, şikayet eden değil; bu memleket için taş üstüne taş koyanlar lazım.

 

Siyaseten söyleyecek sözü olan varsa çıksın siyaset yapsın. Fikri olan konuşsun, ortam kursun, sorunlara çare üretsin.

Mızıkçı çocuk gibi şikayet edip “mızacaksa”, gitsin kumda oynasın!

 

Çivril’in artık bir adım atabilmesi için siyasetin, vasıfsız ve sadece şikâyet odaklı mızıkçı insanlardan temizlenmesi gerekiyor.

İlçenin, Çivril için düşünen, proje üreten, donanımlı insanlara ihtiyacı var.

 

**** 

 

Mütevelli seçilir, şikâyet.

 

Personelin görev yeri değişir, şikâyet.

 

Birinin elinde güzel bir tespih görürler, yine şikâyet.

 

Gittikleri her yerde ya da birini gördüklerinde tek yaptıkları şikayet…

 

Birde, Facebook’a fotoğraf atmak.

 

Fotoğraflara bakıp memleket için bir şey yapıyorlar zannedelim diye.

 

O fotoğrafların perde arkasında sadece şikâyet, sadece engel olma çabası var.

 

Adına siyaset dedikleri bu mızıkçılık oyunu artık kabak tadı verdi.

 

Sıkıştılar mı da hemen aynı nakarat: “Geleni biz getirdik, gideni biz gönderdik!”

 

Oysa ne gelenden var haberleri, ne gidenden,

 

Mızacak yer arıyorlar…